Konser için ölünmez!


Konser için ölünmez!

Uzun zamandır sanal paylaşım sitelerin de ölüm oruçları, bu sebeple ölen insanlar ve Grup Yorum’a destek mesajları gündemde…
Çocuktum, gizli gizli Baran, Kızıl Irmak, Ruhi Su ve Ozan Arif’i dinleyerek büyüdüm sonra Zülfü Livaneli, Ahmet Kaya kasetleri…
Çünkü  sağdan soldan ziyade, güzel ses, yorum, ahenk ve sözler dikkatinizi çeker. En çok sevdiğim iki şarkı ‘‘Çav Bella’’ ve ‘‘Ölürüm Türkiye’m’’ Anlayacağınız o yaşlar da sadece müzik dinlemek için dinlersiniz. Öyle de olmalıdır, aslın da sanat evrensel olmalıdır. Bu başkaldırı bile olsa ki zaten sanat bir başkaldırıdır...
Hapishaneler de, sadece fikirlerini beyan etmiş, örgütlenme ya da ülkenin bağımsızlığına fiili bir davranış göstermemiş insanların alıkonması bana da doğru gelmez…
Grup Yorum’u gizli gizli hiç dinledim mi? İşte onu hatırlamıyorum. Gizli gizli dinlememin nedenlerini 12 Eylül darbesi sonucu sanıyordum, malum Aziz Nesin de, Nazım Hikmet de yasaklanmıştı o zamanlar…
Doğru ya da yanlış bunu tartışmıyorum. Zaten bu kadar her şeyi bilebilsem şimdi yönetenler koltuğunda oturuyor olurdum.
Anlayacağınız herkes kendi çerçevesin de haklı olduğunu savunur. 12 Eylül öncesi de solu dinlersen kendine göre haklı sebepleri sunarken sağ da aynı savunmaya geçer.
Benim ve benim gibi düşünen insanların galiba tek ortak kararı ülke bütünlüğü ve mazlumun tarafında olunmalı, düşüncesidir.
Grup Yorumun başına gelenleri öncelikle eskiden kalma yasaklar olarak yorumladığım için hiç ilgimi çekmiyor, sadece ‘‘hala eskiyle mi uğraşıyor bu devlet?’’ diyordum. ‘‘Kaçıncı yüzyıldayız’’ diye de hayıflanıyordum…
Genç insanlar ölüm orucuna başlamıştı. Yazık değil miydi, neydi değiştirmeye çalıştıkları?
Ve bir gün twıtırda Helen Bölek’in ölümünü görene kadar…
Bu sadece konser isteği olamazdı, anneye çok kızmıştım. Ben de anneyim, ağzına burnuna sokar o yemeği zorla yedirir oturup ölmesini beklemezdim, böyle bir şey normal karşılanamaz ve hatta devlete kızdım ‘‘yaka paça götürün, neyi beklediniz’’ diye
Sonra açıklamalar gelmeye başladı evet yaka paça iki grup üyesi de götürülmüş ancak tedaviyi ret etmişler…
Ve şimdi bir can daha gidiyor, iyi de neden?
Neden?
Görülen o ki bu sadece müzik adına olmayan bir eylem,
O yüzdendir ki bir anne oturup çocuğunun ölümünü izledi,
O yüzdendir ki Türkiye olmak üzere çok fazla ülkede yasaklı bir grup,  

Bakın Grup Yorum’un Wikipedia daki karşılığı:           
Grup YorumTürkiye çıkışlı protestözgün müzik ve Anadolu rock gibi müziğin çeşitli dallarında eserler üreten politik, devrimci müzik grubudur. 1985'ten günümüze siyasi görüşlerini müzikleriyle topluma duyurmaya çalışmıştır. Bu yönüyle gruba günümüze(2013) kadar 400'ün üzerinde dava açılmıştır. 15 üyesi tutuklanıp hapis yatmış ve çıkardığı 21 albüm ile 2 milyondan fazla albüm satışı yapmıştır.
1987'den başlayarak günümüze kadar 21 albüm çıkaran, Türkiye'de ve Avrupa'da her yıl konser veren grup, bunun dışında yüzlerce kitle eylemine, sokak gösterisinegreve, fabrika ve üniversite işgaline katılmıştır. Uzun yıllar konserleri yasaklanıp, üyeleri gözaltına alınıp, tutuklanmış ve birçok kentte kasetlerinin satılması engellenmiştir. Albümleri, şarkıları suç unsuru taşıdığı iddiasıyla resmi olarak toplatılmıştır. Grup Yorum albümlerindeki kimi şarkıların yasa dışı DHKP-C örgütü militanlarına adanmış olmasından dolayı, grup üyelerinin bu örgüt ile organik bağı bulunduğu iddia edilmektedir.
Fakat bu iddia grup tarafından "Organik bir bağımız yok" denilerek yalanlanmıştır.
DHKP-C ile ilişkisi
Çeşitli çevrelerce Grup Yorum ile yasa dışı DHKP-C örgütü arasında organik bağ bulunduğu iddia edilmektedir.
Buna sebep olarak da, Grup Yorum albümlerindeki çok sayıda şarkının ölmüş DHKP-C militanları ile ilgili olması gösterilmektedir. Ancak bu iddia grup tarafından yalanlanmıştır.
Geliyoruz albümündeki ‘‘Sibel Yalçın Destanı’’ isimli şarkı, 1995 yılında polisle girdiği çatışmada öldürülmüş Sibel Yalçın isimli DHKP-C militanına adanmıştır. ‘‘Yıldızlar Kuşandık’’  isimli albümde bulunan aynı adlı şarkının sözleri, 2005 yılında Adalet Bakanlığı binasına intihar saldırısı düzenlemek isterken öldürülen Eyüp Beyaz isimli DHKP-C militanı tarafından yazılmıştır. ‘‘Boran Fırtınası’’ albümündeki şarkı isimlerinde belirtilen isimler ise 1996 ölüm oruçları sırasında ölen DHKP-C militanlarıdır.
Bazı Grup Yorum üyeleri, 2012 yılında Sultangazi'deki bir polis karakoluna intihar saldırısı düzenleyen İbrahim Çuhadar'ın cenazesinin alınmasında hazır bulunmuşlardır.
Bu esnada gözaltına alınan Grup Yorum üyeleri işkence gördüklerini iddia etmişlerdir. Grup üyeleri çeşitli zamanlarda DHKP-C üyesi oldukları iddiasıyla gözaltına alınmışlardır.
14 Şubat 2018 tarihinde ise, Grup Yorum üyelerinde Ali Aracı, Selma Altın, İnan Altın ve İbrahim Gökçek, Emel Yeşilırmak DHKP-C üyesi oldukları iddiası ile Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan "en çok aranan teröristler listesi"'nin gri kategorisine eklenmişlerdir.

DHKP-C Nedir peki?
Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (kısaca DHKP-C), 30 Mart 1994 tarihinde Devrimci Sol örgütünün partileşme kararı alması ile Dursun Karataş liderliğinde kurulan Türkiye'de yasa dışı kabul edilen Marksist-Leninist partidir. Parti (DHKP) siyasal faaliyetler ve propagandadan, Cephe (DHKC) ise askeri örgütlenme ve silahlı eylemlerden sorumludur.
DHKP-C TürkiyeAmerika Birleşik DevletleriBirleşik KrallıkYeni ZelandaJaponya ve Avrupa Birliği'nin terör örgütleri listesinde bulunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı 2 Nisan 2014'te, örgütün üç lideri olarak kabul edilen Musa AşoğluZerrin Sarı ve Seher Demir Şen'in bulunmasını sağlayacak bilgileri veren kişilere, her biri için 3 milyon dolar ödül vereceğini açıklamıştır.
DHKP-C nihai amacını,   Türkiye'de mevcut anayasal düzeni yürüttüğünü öne sürdüğü silahlı öncü savaş ile yıkarak Marksist-Leninist ilkelere dayalı  Devrimci Halk İktidarı'nı kurmak olarak açıklamaktadır. Türkiye'de iktidarın uzun süreli bir halk savaşı ile ele geçirilmesini ve yürütülecek şehir gerillası mücadelesi ve  silahlı propaganda eylemlerinin gerekliliğini savununan  Mahir Çayan tarafından teorize edilmiş  Politikleşmiş Askeri Savaş Stratejisini  Türkiye'de devrimin stratejisi olarak temel alan örgüt, şehirlerde hücre evleri şeklinde örgütlenmekte ve oluşturduğu Silahlı Propaganda Birlikleri ile çeşitli eylemler düzenlenmektedir.

Bütün bu bilgileri ben uydurmadım, yazılı kaynak https://tr.wikipedia.org/wiki/Grup_Yorum girdiğiniz zaman bu bilgilerin hepsi önünüze gelir ki bilgi daha çok, ben özetleyerek sizlerle paylaşmak istedim.
Bir insanın kendi rızasıyla bile olsa ölümü seçmesi elbette kabul edilemez ve yasalar çerçevesin de tıbbi yardım reddedilmesinin önüne geçilmesi, Malta bildirgesinin tekrar gözden geçirilmesi gerekir.
Benim merak ettiğim, 1980’ler de gerçekleşen askeri darbeye ve sonrasındaki politikalara tepki amacıyla, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi dört arkadaşın kurduğu aktivist  bir müzik grubu, hangi ara terörist  diye nitelendirilen bir örgütle, adı anılmaya başlandı.
Neden, örgütle bağlantısı yoksa   CHKP-C üyelerine ağıt yakma ihtiyacı duydu ve benim askerime, polisime pusu kurup şehit edenlerin yazmış olduğu şiir sözlerini neden kullanma ihtiyacı duydu?
Bütün bu fiili eylemler düşünce suçu değildir, eğer simgelerini asıp , bölücülük propagandası yapılıyorsa bütün bunlar doğru değildir.
Şu anda sanal medya da İbrahim Gökçek’in eylemi bitirmesi için kampanyalar başlatıldı ki doğru da, göz göre göre bir canın daha ölümünü seyretmeyecek kadar duyarlı bir milletiz…
Ancak İbrahim Gökçek ve Helen Bölek’e bu emri verenlere seslenmek gerek, olay konser vermekse, sadece buysa amaç, inanıyorum ki devlet buna yok demez…
Lakin vatan toprakların da her dakika şehit veren bizlerin evlatları, daha çok ölsün,ölüm orucu bitsin diye şartlar sunulunuyorsa, yok işte bu olmaz…
Filler tepişip çimenler ölmesin…
Eğer niyet iyiyse, yaşamaktır direniş ki ölümün kimseye faydası yoktur.
Grup Yorum benim severek dinlediğim yıllara dönüp o dört gencin kurduğu aktivisit, isyankar grup olamaz mı? Yine müziğin birleştirici büyüsünü bize hissettiremezler  mi?   
Bu grup,  gencecik Mehmetçiklerimiz için de ağıt yakıp, müzik yapamazlar mı?
Sadece merak ettim?   

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!

  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dünün Ardından…

UYANIŞ...

Kayıp Nesil...