HEY! BANA SİZİN KÖYDE İŞ VAR MI?

Oğlum mezun oldu çok şükür, e… haliyle iş kaygısı başladı. Akıllı çocuk zaten, benden yardım istemiyor, galiba bende evlatlarımı kendim gibi yetiştirmişim.

‘‘Oğlum, eşe dosta CV yollasam mı?’’ dediğim de  ‘‘dur, anne ben bildiğim yerlere yollayayım sonra bakarız’’ dedi çıktı.

CV içi oldukça dolu çok fazla eğitim belgesi iyi derecede İngilizcesi  üzerine Japoncası var , gönüllü kuruluşlara üyeliği ve aktif proje çalışmaları , projeler dahilin de Erasmus ile Portekiz’e de gitmişti. İktisat mezunu. Falan… Filan…

Anlayacağınız sadece diploma almadı içini çok da fazla doldurdu.

Şimdi ‘‘bunu niye yazıyorsun’’ artık, demiyorsunuzdur. Hayatımdan örneklerle anlatacağım konuya gireceğimi bütün okuyucularım anladı…

Bu kadar donanımlı bir gencin  bir eksiği var….

Mezhep ve siyasi bağlantısı….

Kendim gibi evlatlarıma da önce insan olmalarını, kendilerine güvenmelerini, dayı-amca ilişkilerine girmemelerini, tek dertlerinin Vatan, değerler ve Mustafa Kemal Atatürk’ün öğretilerini anlamak olması gerektiğini anlattım. Çünkü bugün el öpen yarın etekte öper başka yerleri de. Ast olan onurlu bir yaşamdır.

İktidar partisinin durumu malum, sizce muhalif partiler de durum faklı mı?

Yaşayanlar direk ‘‘çık’’ dedi değil mi?

Tabi benim  ufkum Adana ili kadar diğer bölgeler ne durumda bilmem….

Çukurova Belediyesine gidersem, Kürt özellikle Urfalı ya da Arap kökenli

Büyükşehir Belediyesine gidersem MHP’li ,

Seyhan Belediyesine gidersem Arap ya da Kürt kökenli

Sarıçam da Yüreğir de de durum AKP eklenerek aynı….

Bunları yazarken sakın mezheplerle bir derdim olduğunu düşünmeyin ancak hiçbir özelliği olmayan insanlar etnik kökenleri ve üye oldukları siyasi partiler sayesinde bir yerlere geliyorlarsa sıkıntı büyük….

Neden belediyelerden girdim mevzuya….

Belediyelerin siyasi görüşü olmamalı Belediyeler hangi düşüncede olursa olsun halkın olmalı….

İktidarı eleştiren belediyeler, eleştirdikleri iktidar gibi davranıyorlarsa bu memlekette zor iktidara koşarlar….

Bırakın evlatlarımızı, kendim için aklıma geldi. Oldu ya…İşlerim iyi gitmedi ve yuvayı kapattım. İki  ön lisans, bir lisans ve hala ön lisans öğrencisi olup 25 yıldır idarecilikte yapan ve en az sekize yakın Hayat Boyu Eğitim projelerinden üniversitelerden diploması olan ben bile….. ‘‘ kimse bana iş vermez’’  diyorsam….

Şimdi bizi hangi tarafa sıkıştıracaksınız?

Adanalı, hiçbir siyasi ayağı yok, Yörük, Muhacir, Sünni olan bizleri nereye sığdıracaksınız?

Hiçbir yere!

Çünkü sizlerin de iktidardan farkınız yok, söz verdiğiniz  ortaokul, lise mezunlarınız var ve onlar, sizlere oy verdi ya bizler…..

İktidarı ben kocaman bir Anka kuşu,  altındaki bütün siyasi partileri de Anka kuşunun  cücükleri olarak görüyorum. Bunun farklı olduğunu birisi bana kanıtlasın yazmayı da bırakıp özür dilemesini de bilirim.

Bizler çocuklarımızı ‘‘hak yemeyin, kimsenin elini eteğini öpmeyin, kimseyi ezip geçmeyin, insan olun’’ diye yetiştirirken, gerçek hayatla karşılaştıkların da ‘‘sen bize yalan söyledin’’ demeyecekler mi?

Değişim önce insanın kendinde başlar sonra etkisi toplumda ortaya çıkar. Eğer gerçekten bir ideolojin varsa söylediğin gibi yaşar ve yaşatırsın. Değişimi kabul etmeyen siyasi güçler olduğu sürece benim Ülkem yuvarlanmaya devam eder ve ondan sonra ‘‘beyin göçü neden oluyor’’ diyerek dövünüp dururuz.

Şimdi tekrar soruyorum, ‘‘Hey! bana sizin köyde iş var mı?’’

Her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl sağlığınızı korumaya çalışın!