BİR İNSAN OLMAYI BECEREBİLSEYDİK!

BİR İNSAN OLMAYI BECEREBİLSEYDİK!

Her inanca göre farklı görüşler olsa da genel inanç olarak Âdem ve Havva’dan başlayan insan türü var.
Var olmaya varda! Sanki sadece tür olarak kalmış bir türlü insanlığa geçememiş gibi…
Birbirini ezen, parçalayan, döven, saldıran kaç canlı türü biliyorsunuz bilmem ama benim bildiğim hiçbir canlı tehlike sezmediği ya da aç kalmadığı sürece saldırıya geçmez ya da zevk için zarar vermez.
Daha bir hayvanın eşini çorunu çocuğunu anlamsız bir şekilde dövdüğünü görmedim ya da duymadım…
Ama insan dediğimiz canlı türü bütün kötülükleri yaparken ‘‘ben Allah’ın en değer verdiği canlıyım’’ diyerek gerine gerine ortalarda gezebiliyor. Bana kalsa Allah bile bizi yarattığına bin kez pişman olmuştur. İnanıyorum ki bu kadar kötü, acımasız, vicdansız bir canlıyı yaratmaktan hiçbir yaratıcı mutlu olmaz.
Evet, her yerde ‘‘kadına şiddette hayır!’’ Dövizleri, pankartları ile kadınlar farkındalık yaratmaya çalışıyor. Nasıl bir canlıyız ki şiddetti olağan kabul eden insanlık olduk ve aslında olmaması gerektiğini fark edip ‘‘yapmayın, etmeyin’’ diyerek sokaklara dökülüyoruz.
Kadına şiddet…
Hayvana şiddet…
Çocuğa şiddet…
Peki, bütün bunlara kim izin veriyor?
Şimdi kızmayın bana yine kadınlar!
Kadın kendini yüzyıllardır beden gücünün olmamasından olsa gerek hep ezdirdi. Kadın yaradanın verdiği yaşam hakkını kendi elleriyle erkeğe teslim etti neden mi? Çünkü yaşam daha kolaydı ya da öyle olduğunu düşündüler.
Çocuğu doğuran ana, sizce çocuğunu yetiştirme becerisine sahip olamaz mı?
Erkekten dayak yiyen,horlanan,ezilen kadın,doğurduğu oğluna kin ve nefret aşılayarak ve hatta eşinin,babasının,erkek kardeşinin yaptığını oğluna yaparak çocuğunu büyütmedi mi? Çünkü intikam almalıydı….
Eskiden öyle hikâyeler duyardık ki kayınvalidesinin kışkırtmasıyla dayak yiyen, evden atılan gelinler…
Neden? Çünkü kadın ezildiği için hemcinsinin de ezilmesi gerektiğini düşündü.
Bütün bu intikam ateşiyle yaşayan kadınlar gün gelip artık olayların çığrından çıkacağını hiç düşünmedi.
Şimdi de hakkımızı tekrar kazanmaya, şiddete hayır demeye başladık…
Yani erkeğe verdiğimiz hakkı tekrar kazanmak için uğraşıyoruz.
Eğer doğurduğumuz oğullarımızı cinsiyetinden dolayı ayırmazsak, onlara şiddetin şiddet doğuracağını anlatmazsak bu dünya da hiçbir şiddettin önüne geçemeyiz…
Önce biz evladımıza ruhsal ve bedensel şiddeti bırakmak zorundayız.Erkek çocuğu değil insan yetiştirmeliyiz…
Kadınlar! Dünyayı da insanlığı da değiştirebilecek gücünüz olduğunu hiçbir zaman unutmayın…
Okumalıyız, kendimizi yetiştirmeliyiz ve evlatlarımızı cinsiyetine göre ayırmayı bırakmalıyız.
Artık kadının başkaldırısının tek nedeni işte bu gücü fark eden kadınlardır!
Hiçbir canlının şiddet görmemesi ve artık farkındalık günlerinin son bulması dileği ile….
Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden Küpe Takarlar?

Bekâret Kemeri

İyi ve Kötünün Felsefesi Nedir?