EVA PERON

Bu ara gençlerin ve etrafımda iletişime geçtiğim insanların belki şuan ki toplumumuz da yaşanan darboğazın büyük etkisiyle ‘‘başaramam’’ ve ‘‘umutsuzluk’’ kaygılarını çok duyar oldum.

Bir başarı öyküsü bulmalı ve yazmalıydım ayrıca Dünya Tarihine damgasını vurmuş bir isim olmalıydı.

Ve Eva Peron’un hayatı aklıma geldi.

Gerçek…

Dünya Tarihine adını yazdırmış…

Halkın unutamadığı ve ruhani özellik verdikleri bir kişilik…

O dönem de hayat kadını durumunda başlayan bir yaşam ve tarihe adını yazdırarak başarı göstermiş, kısacık bir ömür…

Şans…

Kader…

Adına ne derseniz deyin önüne gelen fırsatları çok akılcı kullanıp kötü başlayan hayat döngüsünü değiştirmeyi başarmış…

Peki,Eva Peron kimdir?

1919 yılında hayata zaten 0-1 yenik başlayarak evlilik dışı çocuk olarak dünyaya gelmiş. Ve evli olan baba, anneyle birlikte minik Evita’yı kendi kaderlerine terk etmiş. Şimdi de çok hoş bakılmayan durum o dönem de büyük sıkıntılar yaşatmış anayla kıza. Daha sonra Evita doğduğu kasabaya dönerek geçmişini sildirip Eva adını alacağı kasabayı terk etmek zorunda kalmış.

En büyük hayali aktris olmak olan Peron, küçük kasabalarda yokluk içinde geçirdiği çocukluğunun ardından, hayalini gerçekleştirmek için 1930‘lu yıllarda Buenos Aires‘e gitmiş.

Çünkü kendi kaderini her ne olursa olsun değiştirme derdin de olan Evita  bir radyo istasyonunda çalışırken o dönem üst yönetimde asker olan ve daha sonra Sosyal Güvenlik Bakanı olacak olan Juan Peron ile tanışmış.

Peron ilk karısını rahim kanserinden kaybettikten sonra sürekli ilişkilerden uzak duran çapkın bir adammış ancak Evita’nın güzelliğinden çok etkilenmiş ve tepkilere rağmen  metres hayatı yaşamaya başlamışlar.

Artık Eva’nın kaderi değişmiş. Fakir yaşamdan son derece lüks ve nezih bir yaşamla tanışmıştır. Fakat Eva için bu yeterli değildi ve kendini yetiştirmeye her şeyden bilgi sahibi olmaya eğitmeye başlamış.

Evita aşkla bağlı olduğu Peron’un iktidardaki rakiplerinden dolayı suçsuz olarak tutuklanmasından sonra büyük çabalar gösterip halkında sevgisini kazanarak hükümetin kararının yanlış olduğunu kanıtlayıp Juan Peron’u tutsaklıktan kurtarmış.

Serbest kalan Juan Peron 21 Ekim 1945’de Evita ile evlendikten sonra Arjantin Başkanı seçilir.

Eva’nın eşine politik kulvarda olan desteği artarak devam eder.Eva eğitimi olmayan bir kadınken kendini yetiştirmeye başlar ve ‘‘Eva Peron Derneği’’ni kurar.Eva burada halkla buluşur sadece yardım kuruluşu değildir, halkın tek tek derdini dinler onlara şefkatli ve sevecen davranır.Halk onu çok sever.Daha sonra Çalışma Bakanı olan Eva fakir Arjantin halkına verdiği sözleri tutarak, ücretlerin arttırılması ve daha iyi sosyal standartlar konularında çalışmalar yapar.

1951 yılına gelindiğinde, Eva başkan yardımcısı olmak için adaylığını düşünmeye başlar. Hükümet içinde gittikçe artan bir güce sahip olmaya başlayan Eva’nın adaylığı, onu küçümseyen pek çok askeri lider tarafından büyük bir hoşnutsuzlukla karşılanır.

Arjantin Anayasası’na göre başkan yardımcısı, başkanın ölümü halinde onun yerini almaktaydı ve böyle bir durum askeriyenin kabullenebileceği bir durum olamazdı.

İşçilerden, sendikalardan ve kadınlardan büyük bir destek alır ve bu destek, eşi Juan Peron’u bile oldukça şaşırtır

Eva kısacık yaşamı boyunca yaptığı iyiliklerden dolayı halkın gönlünü kazanmış ve hep Ülkesi için mücadele etmiştir.

Öyle ki hiç çocuğu olmamış ve fakir halkının çocuklarının kendi çocukları olduğunu söylemiştir.

Eva bu yoğun tempoda hasta olduğunu bile fark etmediği için eşinin zoruyla tedavi altına alınmış ancak eşi ikinci defa yine rahim kanseri ile yüzleşerek bu durumu Eva’ya söylememiştir.

Hastalığı oldukça ilerlemiş ve ayağa kalkacak hali kalmamışken halkın sevgisi ve ilgisinin yoğunluğundan onu merak edenler için eşi kucağına alarak balkondan Arjantin halkına gösterme ihtiyacı bile duymuştu.

Halk onu ruhani lider olarak benimsemiş ve günlerce tekrar sağlığına kavuşması için dualar etmişti.

Halkın sevgisi Başkana olan sevgiyi çoktan geçmişti.

Juan Peron’un ikinci kez başkan seçilmesinden birkaç gün sonra Eva Peron, bir devlet töreni ile, “ulusun ruhani lideri” olarak adlandırıldı.

Tedavisi için gittiği Amerika‘da kemoterapi görmesine rağmen, 26 Temmuz 1952‘de, henüz 33 yaşında, hayata veda etti

Ölümünün ardından Arjantin’de geniş çaplı bir yas ilan edilmiş. Eva’nın cenazesi, halkın görebilmesi için mumyalanmış

Ölümünden sonra gerçekleşen askeri darbe ile, Juan Peron’un iktidarı yıkılmış ve Eva’nın sergilenmek için hazırlanan cenazesi 16 yıl boyunca ortadan kaybolmuş. Askeri Hükümet, Peron çifti ile ilgili bütün dokümanlara yasaklar getirmiş. 1973 yılında askeri yönetim sona ermesi ve sürgünden dönen Juan Peron, üçüncü kez başkan seçilmesi ve Juan Peron’un 1974 yılındaki ölümünün ardından, Evita’nın İspanya‘da ki cenazesi tekrar Arjantin’e getirilerek, Buenos Aires’teki aile mezarlığına defnedilmiş.

Hakkında pek çok film çekilen ve kitaplar yazılan Evita ya da Eva, Arjantin tarihinde bir efsane olarak her zaman yerini korudu.

Şimdi belki bizden örnek yok mu? diyeceksiniz. Elbette var ancak yaşama evlilik dışı olarak başlayan daha sonra küçük yaşta hayatına pek hoş karşılanmayan aktris olarak devam eden  ve Dünya tarihin de hem aktris, hem siyasi güç,hem de ruhani lider olarak tanınan kaç kadın var?

Yeter ki siz kaderinizi değiştirmek ve başarmak isteyin en imkânsız gördüğünüz bile size şanslarınızı iyi değerlendirdiğiniz sürece imkânsız değildir!

Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!