UMUDUMUZU ÖLDÜRDÜNÜZ AĞALAR!

                                   UMUDUMUZU ÖLDÜRDÜNÜZ AĞALAR!

Eğitim öğretimin son günlerine gelmekteyiz  ve önümüzde  19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramımız var….
Var olmasına var da….
Umudunu, hayallerini kaybetmiş ya da kaybetmek üzere olan gençlik de var karşımızda…
Oğlum bu yıl fakülteden mezun oluyor ve kep törenine bile benim zorumla katıldı. Bütün analık duygu sömürüsünü uygulayınca garibim kabul etti törene katılmayı.
Hemen bize ne demeyin olur mu?
Onun bir sözü bu yazıyı yazmama neden oldu. Bana dediği şuydu ve bunu söyleyen çocuk başarılı ve aktif öğrencilik geçirmiş bir genç. “Anne, abartacak bir şey yok ki, herkes fakülteden mezun oluyor, çocuk gibi kep mi? Giyeceğim”
Çok üzücü ve için de çok fazla umutsuzluk barındıran bir cümle aslında….
Bizi ne hale getirdiniz, umudumuzu öldürdünüz ağalar!
Çocuğunuzu çok fazla maddi ve manevi külfetle okutuyorsunuz vatanına milletine hayırlı insanlar olsunlar diye ama onların umutları hayalleri tükenmiş….
Kim bilir, belki işsizlik ordusuna katılan bir fert olarak  ya da hayallerini yapabileceğine inanamayan bir genç olarak düşünüyor kendisini, bütün fakülte mezunu gençler gibi….
İyi de, Atamız bu gençlere emanet etmedi mi? Ülkemi…
Gençleri bile yok ettiniz ne diyeyim bilmiyorum…
Aslında ihtilalden sonra süreç hızla olayları bu hale getirdi. O kadar çok acılar yaşandı ki, biz çocuklarımızı aman suya sabuna dokunma nasihatleri ile büyüttük. Evet, suya sabuna dokundurmadık peki ne oldu?
Namertlerin yarattığı bir Türkiye’de yaşamaya mahkûm olduk…
Korku kültürüyle yetişen bir gençlik….
Geleceğinden korkuyor…
Etiketlenmekten korkuyor…
Düşüncelerini ifade etmekten korkuyor….
Anlayacağınız her şeyden korkan bir gençlik!
Hoş… Bu yaştayım annemin sürekli nasihati, “Aman! Kızım sakın dik dik yazma bak evlatların var”
Biz yetişkinler kendimizden korkarken dünün çocukları ne yapsın?
Oturup eleştirdiğimiz gençliği biz yaratık ve şimdi hepimiz kafese girmiş kuşlar gibiyiz…
Sadece cik cikleye biliyoruz o kadar!!!
Ancak şunun ne kadar farkındayız bilmem ki, tarih tekrardan ibarettir. Korku ve baskının çoğalması öfke patlamasına neden olur.
Ve bu öfke patlarsa vay! Halimize…
Umudumuzu öldürmeye çalışan ağalar, umudun bittiği yerde insanların kaybedeceği hiç bir şey olmaz ve kaybeden insan asla hiç bir şeyden korkmaz….
Siyasi mücadelelerinizi yaparken bırakın artık insanları sınıflandırmayı, bırakın artık yandaş toplamayı, bırakın artık dayı emmi olmayı….
Bırakın ki, yönetebileceğiniz bir toplum olsun!
19 Mayıslar artık umutsuzluğun gölgesin de hikayesine kutlanmasın….
Fillerin tepiştiği çimenlerin ezildiği bir Türkiye’yi bize bırakmadı Mustafa Kemal Atatürk…
Gençlerimiz heder etmeyin ağalar!
Şimdiden 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın layıkıyla kutlanması dileği ile….
Her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl sağlığınızı korumaya çalışın!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden Küpe Takarlar?

Bekâret Kemeri

İyi ve Kötünün Felsefesi Nedir?