Zoom Zoom Kardeşle Sınavımız…

Zoom Zoom Kardeşle Sınavımız… Evet, hepimiz yeni normalleşen hayata bir şekilde ayak uydurmaya çalışıyoruz. Akdeniz insanına çok aykırı olan bu yaşama nasıl ayak uyduracağız, bilemesek de galiba elimizden geleni yapmaya gayret ediyoruz. Büyüklerimize, çocuklarımıza doya doya sarılamamanın, cenazemize, mutlu günlerimize katılmamanın burukluğunu yaşayarak bu süreçleri atlatmaya gayret edeceğiz. Eskilerin bir lafı vardır. “Ölümün de Allah hayırlısını versin” bu lafı ben çok kullanırken eşim dostum bu durumu garipserdi ve “ölümün de hayırlısı mı? Olur” diyerek tepki verirlerdi. Evet, ölümün de Allah hayırlısını versin. Galiba, artık bu lafın ne anlama geldiğini hepimiz acı bir şekilde öğrenmiş olduk. Sosyal ilişkilerimizle birlikte değişen bir olayda uzaktan eğitim ve bitmeyen zoom toplantıları. İşte, benim kâbusum olan meseleye geliyorum şimdi… Kabul ediyorum artık, çok uzakta ki insanlarla bile toplantı yapmak, gidemediğin kurslara ya da eğitimlere gitmek keyifli en azından maddi olarak da iş daha kolaylaştı. Ancak, her gün en az üç dört tane gelen toplantı isteği, hele bizim gibi işi hep bilgisayarla olan insanlar için inanın kâbus olmaya başladı. Ve eğitimlerin uzaktan yapılması… Aman Allah’ım! O zavallı öğretmenlerim, EBA ya da diğer uygulamalarla sınanması bir tarafa, çocukları o ekran başında tutabilme çabaları ve dersleri anlatmaya çalışma gayetlerini bir perişanlık. Eskiden mesai diye bir şey vardı artık o yok… Öğretmenler, her uygulama müsaade ettiği sürece akşam, sabah ders açmayla uğraşırken, garibim çocukların nefes alma saatleri bile kalmadı. En kötüsü hiçbir bilgisi olmayan ebeveynin ekran başında bıraktığı çocukların dersleri anlamaya çalışma çabaları… Gerçekten çok zor bir süreçten geçiyoruz. Ancak en üzüldüğüm tarafta bu öğrenciler sınavlar da ne yapacaklar? Zira öğretmen, kendini paralasa da yaşları altı ile başlayan çocukları ekran başın da uzun süre tutabilmek gerçekten çok zor ve her çocuğun algılama kapasitesi farklı olduğu için bilginin öğrenilmeden üst sınıfa geçilmesinden doğacak sorunlar, artık nasıl giderilecek, işte onu hiç bilmiyorum. Şöyle bir gerçek var önümüzde, yardım gören öğrenciler başarılı, kendi haline bırakılan öğrenciler de sistemin için de yok olup gidecek, zira biz eğitime ilkokul olarak değil akademik sınavlarda ne olacak telaşıyla bakmaktayız. Önlerin de lise, üniversite sınavı olacak bu çocukların alamadığı temel eğitim sonrası, yok olup gitme gerçeği ile karşı karşıyayız. Ayrıca, yıllardır teknolojik aletlerin yanlış kullanılmasından dolayı çocuklar da çoğalan dikkat dağınıklığı-hideraktivite, Atipiotizm,disleksi ve davranış bozukluklarının önüne geçmeye çalışırken şuan da yaşadığımız olaylardan dolayı, onları bütün olumsuzlukların koçağına atmış olduk. Peki, neler yapmalıyız; Öncelikle biz yetişkinler zoom toplantılarının hepsine katılmak zorunda değiliz ki ekran başında oturmak bizlerin de iskelet yapısını bozarken, zararlı ışınlara maruz kaldığımız için beyin fonksiyonların da sıkıntılara neden olacaktır ve ayrıca eklem kireçlenmesinden tutun türlü hastalıklarla mücadele etmeyle karşı karşıyayız. Lütfen! Çok önemli olmadığı sürece saatlerce ekran başında durmayın. Çocuklarımıza gelince, onların da salgın sonrası türlü ruhsal ve bedensel hastalıklarla uğraşmasını istemiyorsak, derslerin dışında ekran başında durmalarına izin vermeyin ve çocuklarınızı ders esnasında yalnız bırakmayın. Çocuğunuzun yaşı kaç olursa olsun, eğer çalışan aile iseniz onu mutlaka destek alacağı bir kuruma yönlendirmelisiniz. Zira çocuk öğretmenin anlattığı dersin sadece %30’nu anlıyor ve konuyu öğrenmeden başka konuya geçiliyor. Unutmayın, müfredat her ay bir ünite işlenmesi usulün de hazırlanmıştır. Eğer çocuğunuza destek verebilme durumunuz varsa siz de bu şekilde konular da ilerleyebilirisiniz. Anlayacağınız hepimiz için kayıp bir dönem yaşıyoruz. Bitecek mi? Bitecek. Geçecek mi? Geçecek… İşte, bu süre için de tek hedefimiz kalıcı hasarlar yaşamadan süreci atlatabilmek. Dedim ya hem salgının imtihanı hem şu zoom zoom kardeşin imtihanı hepimizi yoracağa benzer… Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın! Seray LEVENT ÖZGECAN ÇOCUK YUVASI ve KULÜBÜ 1505647430754_IMG_1894.JPG ‪0322.4582496-4583053‬ http://www.ozgecancocuk.com http://www.facebook.com/ozgecancocuk

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dünün Ardından…

Neden Küpe Takarlar?

Hadi Yine İyiyiz…